Yaz Kampı Rehberi: Çadır Kamp Alanı ve Malzeme Seçimi

Yaşadığımız pandemi ve gitgide zorlaşan ekonomik koşullar, hem Türkiye’de hem de diğer ülkelerdeki insanları alternatif tatil arayışlarına ve doğaya yöneltti. Hayatlarında tek bir geceyi dahi çadırda geçirmemiş insanlar bir anda kamp malzemesi ve kamp yeri araştırmaya başladı. Bu durum, tecrübesi olmayan insanların kafasında, hangi çadır, hangi ekipman, nelere ihtiyacım var, nereye kamp yapabilirim gibi bir çok soruya yol açtı.

Bugünkü yazıda, sportif bir amacı olmayan, ağırlık taşıma kaygısı bulunmayan, tamamen tatil ve keyif amaçlı kamp yapmak isteyen insanlara ana hatlarıyla bir rehber hazırlamayı amaçladım. Uzun yıllardır sportif kampçılık, dağcılık ve uzun mesafe doğa yürüyüşü ve keyfe keder tatil kampları yapan biri olarak tecrübelerimi paylaşayım istedim. Dolayısıyla, bu yazıda outdoorhaber.com’un genel çerçevesinin biraz dışında öneriler göreceksiniz. Düşük ağırlık, düşük hacim, sırt çantasını hafifletme veya çok da elzem olmayan malzemeleri eleme gibi kaygıların olmadığı, araçla ulaşım sağlanan, kamp yükünün sırtta taşınmadığı, belirli bir rotanın tamamlanmadığı; sadece tatil ve keyif amaçlı yaz kamplarından bahsediyor olacağız.

Baştan söylemiş olayım; huzurlu bir kamp ve tatil geçirmek için aramanız gereken kriterler, güvenlik, sessizlik, temizlik ve konfordur. Bunlardan biri bile aksarsa tatilinizin berbat olması söz konusu olabilir. O halde ilk olarak kamp yeri seçimiyle başlamak yerinde olacaktır.

Kamp alanı seçimi

“Nerede kamp yapalım” sorusuna verilecek cevap karşımıza iki ana alternatif çıkarıyor:

  1. Ücret ödeyerek konaklayabileceğiniz kamping alanları
  2. Deniz kıyısında veya doğada uygun bir yer seçerek, ücret ödemeden kamp kurabileceğiniz alanlar.

Şimdi bunların olumlu ve olumsuz taraflarına bakalım.

Ücretli kamping alanları

Ege ve Akdeniz’in sahil şeridi boyunca ve ayrıca Batı Karadeniz sahil şeridinde sayısız ücretli kamping alanları mevcut. Bu yerlerin size sağlayacağı avantajların başında konfor geliyor. Doğada  konfora yönelik sahip olamayacağınız çoğu şey kamping alanlarında mevcut. Bunların başında su, tuvalet, duş, elektrik, buzdolabı, mutfak ve kablosuz internet erişimi gibi olanaklar geliyor.

ücretli kamping alanı
Ücretli kamping alanlarında biraz daha yüksek ücret ödeyerek “çardak” tipi alanlar tercih ederek çadırı zeminden yalıtabilir, çardağın gölgesinden faydalanabilirsiniz.

Temizliğe gerekli önemi veren bir kamping alanında tuvalet ve duş konusunda elbette çok daha rahat olacaksınız. Çadırınızın hemen yanı başına konulan elektrik prizi sayesinde, gece aydınlatma ihtiyacınızı karşılamaktan, elektronik aletlerinizi şarj etmeye kadar bir çok ihtiyacınızı karşılayabileceksiniz. Çoğu kamping alanında ortak kullanımda bulunan buzdolabı, yaz sıcağında yiyeceklerinizin bozulmaması ya da soğuk bir şeyler içmek istediğinizde önemli bir detay. Diğer taraftan, yine çoğu ortak kullanım şeklinde olan kamping mutfaklarında, yanınızda ocak ve tüp taşımadan yemek yapabilir, mutfak gereçlerinizi yıkama konusunda da sıkıntı çekmezsiniz.

Bazı kamping alanları kahvaltı ve akşam yemeği dahil şekilde konaklama seçenekleri de sunuyor. Yanınıza yemek yapmakla ilgili hiçbir şey almamış olsanız dahi, günde iki öğün yemek sunan bu kampinglerin restoranlarında karnınızı tabldot usulü doyurabilir, içeceğinizi temin edebilirsiniz.

Çadırınız olmasa dahi, hazır kurulu çadırı ücreti karşılığında kiralayan kampingler de mevcut. Öte yandan şezlong, şemsiye ve hatta masa ve sandalye bile temin eden kamping alanları da var.

Diğer bir avantaj kuşkusuz güvenlik konusu. Daha önce gitmediğiniz, özellikle geceleri kimin geleceği belli olmayan yerlere kamp kurup, konaklamayı bedavaya getireyim derken ciddi güvenlik sıkıntıları yaşamak yerine, etrafı çevrili, müşteriler haricinde giriş çıkışın olmadığı ve güvenlik anlamında çok daha rahat edeceğiniz kamping alanlarını tercih edebilirsiniz.

Peki konaklayacağımız kamping alanını seçerken nelere dikkat etmek lazım? Korona virüs salgınıyla birlikte popülaritesi oldukça artan çadırda kamp yaparak tatili geçirme düşüncesinin yaygınlaşmasıyla, kamping alanlarına olan talep de oldukça arttı. Pek tabi bu ilk önce fiyatlara yansıdı. Öyle ki, bir gecelik çadır yeri ya da en fazla bir de yanına verilecek sabah kahvaltısı için tam pansiyon 4 yıldızlı otel parası talep eden birçok kamping alanı var. Öte yandan kampinglerin kimisi çadır başı ücret alırken, bazıları kişi başı ücret alıyorlar. Yani fiyat araştırması yaparken soracağınız soruları iyi planlayın ki, hem son dakika sürprizleriyle karşılaşmayın hem de alternatif tatiliniz küçük bir servete mal olmasın.

Yine dikkat edilmesi konulardan biri de gideceğiniz kamping alanının fiziksel şartları. Yani çadırı kuracağınız zemin, gölge sağlayacak ağaçlar, temizlik ve hijyen gibi konuları iyi araştırmakta fayda var. Duşları ve tuvaletleri yeterli sayıda ve düzenli temizlenen yerler pek tabi sağlık açısından ön plana çıkarlar. Aynı durum mutfak ve buzdolabı gibi yine ortak kullanılan noktalar için de önemli.

Çadır için ayrılmış alanın tıklım tıkış olmamasına dikkat edin. Çadırların birbirine çok yakın ve sayıca fazla olduğu işletmelerde hem fiziki mesafeyi korumanız zor olacak hem de fısıltının bile direkt duyulduğu çadır ortamında gece uykularınız bölünecektir. Gitmeyi planladığınız kamping işletmesinin Google yorumlarını mutlaka okuyun.

Tercih edeceğiniz eğlence tarzı ne ise, seçimi ona göre yapmakta fayda var. Önceliğiniz denize girmek ve kafanızı dinlemekse, sahil kenarında bulunan, karayolu ile arasında mesafe bulunan ve denizi güzel olan alanlara yönelin. Gece hayatı sizin için önemli ise, merkeze yakın ve kolay ulaşılabilen alanlar size daha fazla hitap edecektir. Örneğin, daha çok çocuklu ailelerin tercih ettiği bir kamping alanında kafa dinlemenin pek de mümkün olmayacağını unutmayın.

Ücretli kamping işletmelerinin avantajlarını basitçe sıralamaya çalıştık. Şimdi gelelim dezavantajlı yönlerine. Bahsedebileceğim ilk olumsuzluk bu alanların ücretli olması. Yukarıda da söylediğim gibi, bu ücretler bazı işletmelerde dudak uçuklatacak rakamlara çıkabiliyor. Zaten bu işi ilk defa yapıyorsanız malzeme için epey para harcadığınızı da göz önüne alarak, bu işin bütçeyi fazla zorlamamasına dikkat etmek gerekir. Diğer bir olumsuzluk ise, bir çok kamping alanının oldukça kalabalık ve çadırların iç içe olmasıdır. Bu durum hem kafa dinleyip rahat uyumanıza engel olabilir hem de duş ve tuvaletlerde dakikalarca sıra bekleyip sinirlerinizi yıpratabilir.

Hemen yakınından ana yol geçen kampinglerde ciddi bir gürültü kirliliği olacağını aklınızdan çıkartmayın. Doğayla baş başa, sessiz, sakin ve huzurlu bir tatil yapmak istiyorsanız, çoğu durumda kamping işletmeleri pek de size göre olmayabilir. Ayrıca bazı kamping işletmelerinin hangi akla hizmetse dışarıdan yiyecek ve içecek kabul etmediklerini unutmayın. Hatta ocak, tüp ve mangal dahil hiçbir şeye izin vermeyip, çayı dahi kendi restoranlarından parayla almak zorunda olduğunuz kamping alanı gördü bu gözler.

Son olumsuzluk olarak da bazı kamping işletmelerinde yeterince ağaç ve gölgelik alan olmadığını, olanların da kapıldığını aklınızdan çıkartmayın. Bu gölge meselesi oldukça önemli olduğu için yazının devamında ayrıca üzerine konuşacağım.

Doğada ücretsiz kamp yapmak

Kamping alanları yerine, doğada uygun bir yerde kamp kurmanın en büyük avantajı ücretsiz olmasıdır. Beş kuruş ödemeden günlerce konaklayabilir, kamping alanından tasarruf edeceğiniz parayla tatilinizi renklendirecek aktivitelere katılabilirsiniz.

Örneğin 4 arkadaş kamp yapmaya karar verdiniz, kişi başı gecelik 100 liradan başlayan kamping fiyatları (evet maalesef rakamlar bu mertebede. söylediğim rakamın altında kalan yerler artık parmakla gösteriliyor) ile gecelik 400 lira ödeyeceğiniz yerde, 3 gecelik kamp yeri ücretini özel tekne kiralayıp güzel bir gün geçirmeye ayırabilirsiniz.

Doğru seçilmiş (yazının ilerleyen bölümlerinde üzerinde durulacak) bir kamp yerinde, ücretli ve kalabalık kamping alanlarına kıyasla çok daha huzurlu olup, gerçekten kafa dinleyebilirsiniz.  Gerçekten doğayla iç içe olacağınız güzel bir kamp yeri, bulunduğunuz yerde sizden başka kimsenin olmayışı ile daha fazla özgürlük sunabilir. Sabaha kadar gitar çalıp yüksek sesle şarkı söylemek ya da bluetooth hoparlörünüzün sesini sonuna açıp müzik dinlemek istediğinizde kimseye rahatsızlık vermeyecek, dolayısıyla keyfiniz de kaçmayacaktır. Doğada kamp yapmanın diğer bir artısı, eğer sahil kenarını değil de biraz daha yüksek ormanlık alanları tercih ederseniz, gecelerin biraz daha serin geçmesi, dolayısıyla daha rahat uyumanız olarak karşımıza çıkar.

yazın kamp sahil çöp
Yazın sahil kamplarıyla özdeşleşmiş görüntüler. Lütfen çöpünüzü bir poşete koyup şehirde çöp bidonuna atın. Sahilde bıraktığınız çöpleri kopekler parçalayıp darmadağın ediyor.

Gelelim doğada kamp kurmanın olumsuz yönlerine. Bunların başında kuşkusuz konfor geliyor. Konfor derken yattığınız zeminden, tulumdan bahsetmiyorum. Doğada yapacağınız bir kampta elektrik, duş, tuvalet, bol ve yeterli miktarda temiz su, mutfak, buzdolabı gibi gündelik yaşam konforlarından hiçbirini bulamayacağınızı aklınızdan çıkarmayın. Yemeğinizi kendi kamp ocağınızda yapacak, duş işini bir ihtimal ağaca asılan kamp duşlarıyla çözmeye çalışacak, aydınlatmanızı kendiniz sağlayacak ve tuvalet ihtiyacınızı doğal ortamda gideriyor olacaksınız. Bunun yanı sıra, sadece bozulmayacak gıdalardan yemek yapıp tüketmeniz gerekecek. Soğuk bir şeyler içmek istediğinizde ise en yakın marketle aranızdaki mesafe kadar yol katmeniz gerekecek. Soğuk içecekleri alıp döndüğünüzde, içecekler hamam suyu kıvamına gelecek. Hiçbir çadırda konaklama tecrübesi olmayan, birazda pimpirikli biriyseniz, bu işten pek de keyif almamanız olası.

Diğer bir çok önemli konu da güvenlik meselesi. Güvenlikten kasıt elbette insandan gelecek tehlike. Doğayla baş başa, büyük olasılıkla sizi kimsenin göremeyeceği ve duyamayacağı bir alanda hırsızlık başta olmak üzere pek çok güvenlik sıkıntısı yaşayabilirsiniz. Kamp yeri seçerken dikkat edilecekler kısmında biraz daha ayrıntılı anlatmaya çalışabilirim. Yabani hayvanlardan gelecek tehlikeyi pek gözünüzde büyütmeyin. En nihayetinde turistik bir yerleşimin yakınlarındasınız ve sizi tehdit edecek kurt, ayı gibi hayvanlarda oldukça uzaktasınız. Eğer ormanlık alandaysanız en fazla yakınınıza domuz gelebilir, o da çok büyük bir tehdit sayılmaz. Bütün yabani hayvanların bizim onlardan korktuğumuzdan daha fazla bizden korktuklarını unutmayın. Özetle güvenlik konusunda doğada kamp yapmak bir kamping alanına göre daha risklidir.

Her şeyi kendinizin tedarik etmesi ve eldeki kısıtlı imkanlarla yapılması da bir diğer eksi yön diyebiliriz. Biraz açalım, masa, sandalye, denize giderken ihtiyacınız olacak şezlong ve şemsiye, tüp ve mutfak ekipmanı gibi her bir malzemeyi yanınızda götüreceğinizi unutmayın. En basit gıdayı ve suyu dahi marketten alacak olmanız da cabası.

Doğada kamp yeri seçimi

Evet, düşündünüz taşındınız ve ücretli kamping alanı yerine doğada kamp yapmayı seçtiniz. İşte dikkat etmeniz gerekenler.

İlk olarak kuşkusuz can ve mal güvenliği geldiği için bu konudaki ilk önerim ya ücretli olmayan ama çok sayıda kişinin kamp için kullandığı ve kalabalık olan alanları tercih edin ya da kolay kolay kimsenin gelmeyeceği, özellikle araç yolundan uzak yerlerde kamp kurmaya bakın. Manzarası güzel, ormanlık ve araba ile kolayca ulaşılabilen yerlerin akşamları alemci akınına uğrama ihtimali yüksek olur. Etrafta boş bira tenekesi, içki şişesi yada bol miktarda sigara izmariti görüyorsanız, oradan uzaklaşın ve başka bir kamp yeri bulmaya çalışın. Gitmesi ne kadar zahmetli bir yer seçerseniz, o kadar güvende olursunuz, tabi bu da denize ve merkeze ulaşım konusunda zorluğu beraberinde getirir. İyi bir denge kurmak lazım. Denize girmek ya da gezmek için kamp alanından ayrıldığınızda bir çok malzemenizin orada kalacağını düşünmeden kamp yeri seçmeyin.

 

Çağatay'ın notu: Yazın 40 derece sıcakta, yanık tavuk kokuları arasında, ortalığın çöplüğe döndüğü bir alanda kamp kurmayı tatil yapmakla bağdaşturamıyorum. İmkanınız varsa, gündüz sahile inip yüzün, akşam 7'den sonra yaylalarda, 1000 metrenin üstündeki ormanlık alanlarda konaklayın. Kamping alanlarına ödeyeceğiniz paranın yarısını benzin parasına harcayarak bu imkana sahip olabilirsiniz.

Çok önemli diğer konu ise temiz su bulma meselesi. Eğer seçtiğiniz kamp yerinin yakınında düzenli akan temiz bir kaynak yok ise, bu konaklamanın eziyete döneceğini rahatlıkla söyleyebilirim. Temizlenmek, duş almak, yemek yapmak ve bulaşık yıkamak için sürekli suya ihtiyacınız olacak. Seçeceğiniz kamp yerine gitmeden önce su kaynaklarını çok iyi araştırın. Ayrıca birkaç istisnai yer dışında, yazın Ege ve Akdeniz’deki çoğu kaynağın kuruduğunu aklınızdan çıkartmayın. Eğer su kaynağına yakın bir kamp yeri bulduysanız, internette satılan katlanır bidonlardan edinmenizi öneririm.

Kamp yeri seçimindeki başka bir dikkat edilmesi gereken nokta iste gölge konusu. Sabah güneşin ilk ışıklarıyla çadırın saunaya dönmesini istemiyorsanız, mutlaka olabilecek en gölge yeri seçmeli ve çadırınızı kuracağınız yeri güneşin doğuş yönünü hesaba katarak seçmelisiniz. Aksi takdirde, saat sabah 6’da kan ter içinde uyanarak güne başlarsınız. Gölge konusunda da bir öneri getireyim, ister kamping alanı ister doğada eğer yeterince gölge bulamayacak durumdaysanız metre ile satılan sera fileleri ucuz yollu bir çözüm olarak kullanılabilir. İki kat şeklinde katlanıp sabitlenince baya iş görür bir malzeme haline geliyor. Diğer taraftan, kamp kurmak için seçeceğiniz yerin zeminine de dikkat etmenizde fayda var. Çok sert ve taşlık zemin hem çadır kazıklarını çakmanızı zorlaştıracak hem de uyku konforunuzu düşürecektir. Bu noktada şöyle bir önerim de olabilir; kamp yerini deniz kenarı değil de yüksek bir yayla olarak seçerseniz hem geceleri çok daha serin bir şekilde terlemeden uyuyabilir hem de büyük olasılıkla daha kolay su temin edebilirsiniz. Tabi bu seçenekte her gün araçla denize git gel yapacağınızı belirtmeme gerek yok.

Kamp malzemesi seçimi

İşin bu kısmını daha anlaşılır olması için başlıklar halinde anlatmaya çalışacağım.

Çadır

Çadır konusunda oldukça ayrıntılı bir yazımız olduğundan sadece kısaca üzerinden geçeceğim. Bütçenizi zorlamayacak, içinde rahat hareket edebileceğiniz ve havalandırması çok iyi bir çadır edinmeye özen gösterin. Havalandırma konusu çok önemli. Bu işe başlayan bir çok insan “bir çadır alayım, yaz kış kullanayım” düşüncesine sahip. Şayet kışlık, 4 mevsim bir çadırda Ağustos ayında konaklamayı denerseniz, çok kötü bir tecrübe olacağını söyleyebilirim.

Uyku tulumu

Uyku tulumu, deniz kenarında tatil amaçlı yapılacak kamplarda ihtiyaç olup olmadığı bile tartışılır bir malzeme bence. Arkadaşlar bu kampı gerçekten çok sıcak havalarda yapacaksınız. Gece bile sıcaklıkların 26-27 derecelerin altında olmadığını göz önüne alarak sakın ama sakın kışlık tulumlarla bu kampa gideyim demeyin, yanarsınız. Şahsi düşüncem ince bir örtünün yeterli geleceğidir, ama illa da ben tulumda yatarım diyorsanız büyük marketlerden bulabildiğiniz en ince hafif ve ucuz uyku tulumunu alın gitsin. İnce bir polar yada daha iyisi pamuklu örtü işinizi fazlasıyla görür.

Mat veya şişme yatak

Doğada sıkı bir faaliyete, tırmanışa falan gitmiyorsunuz arkadaşlar. Tatil bu, biraz konfor iyi gider. İnce köpük matlar böyle bir yaz/tatil kampı için yeterli yalıtımı rahatlıkla sağlarlar. Bütçeniz kısıtlıysa uygun fiyatlı bir köpük matla gitmenizde sakınca yok. Biraz daha bütçe ayırabilirim diyorsanız çadırınızın ebatlarına ve konaklayacak kişi sayısına uygun olarak alacağınız şişme yatak çok daha rahat bir gece geçirmenizi sağlayacaktır. Decathlon gibi mağazalarda ya da büyük marketlerde çok fazla çeşidi bulunan şişme yataklardan alabilirsiniz. Bu arada yatağı şişirecek bir pompaya da ihtiyacınız olacağını unutmayın. Daha küçük ve pahalı olan, doğa sporlarına yönelik üretilmiş şişme matları ise eğer daha sportif amaçlı faaliyetlerde de kullanmayacaksanız yüksek maliyetleri nedeniyle tavsiye etmiyorum. Ve eğer mat konusu ilginizi çektiyse, mat çeşitleri ve özellikleriyle ilgili detaylı bir yazıya şuradan ulaşabilirsiniz.

Matlarla alakalı son bir öneride daha bulunmak istiyorum. Matlar sentetik malzemeler olduğu için gece boyunca terletecek, koku yapacaktır. Matla aranıza eski bir pamuklu çarşaf sermenizi öneririm.

Kamp mutfağı malzemeleri

Şimdi bu mesele biraz karmaşık, daha doğrusu sizin seçimlerinizle alakalı. Eğer ücretli bir kamping alanını tercih etmiş ve ben yemek yapmakla falan uğraşamam, bu işi dışarıda hallederim diyorsanız, tabi ki herhangi bir mutfak ekipmanı götürmenize gerek yok. Ama kamping olsun, arazide kuracağınız kamp olsun yemek ihtiyacınızı kendiniz giderecekseniz işler değişiyor. Bir çok malzemeye ihtiyacınız olacak. Baştan söyleyeyim eğer hali hazırda elinizde ekipman yoksa ve bu kamp işini ilerletmek niyetinde değilseniz, az hacimli, hafif ve pahalı sportif faaliyetlere yönelik üretilmiş malzemelerden uzak durun. Bu tip ekipmanlar hafiflik ve kompaktlık düşünülerek üretildiği için hem pahalı hem konforsuz olurlar. Öyle vidalı kartuşlu ocaklarla hele ki benzinli ocaklarla hiç uğraşmayın, eğer ona uygun tencere ve tavanız yoksa oldukça küçük oldukları için dengesiz olacaklardır. Sırtta malzeme taşımayacağımıza göre piknik tüpünüz varsa götürün gitsin. Yok eğer bir ocak alacaksanız şu tarz ürünler hem oldukça kullanışlı hem de düşük maliyetli oluyor.

Böyle bir ocak edindikten sonra pek ala evinizdeki tencere, tava, çaydanlık gibi malzemeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca bunlar için bütçe ayırmanıza gerek kalmaz. Diğer taraftan tabak bardak gibi malzemeleri kolay kırılmayacak ve kolay temizlenecek şekilde seçin. Bir de şu portatif buzluklar baya konfor sağlayacaktır. Buz aküsü ile kullanıldığında oldukça uzun süreler soğuk içeceklerinizi ve bozulacak gıdalarınızı muhafaza etme şansınız olur. Çok geniş bir fiyat aralığı olan bu tarz buzluklar için bütçenize uygun bir tanesini edinmenizi öneririm. İyi bir termos ise hem kampınızda hem tatilde hem yolculuk sırasında hem de günlük hayatta çok iş gören bir ekipman, öneririm.

Kamp mobilyası

Kampta ne mobilyası demeyin, masa sandalye gibi malzemelerden bahsediyorum. Şart mı şimdi diyecekseniz, keyif ve tatil amaçlı gidilen bir kampta evet şart. Katlanır kamp sandalyelerinden kişi sayısına uygun miktarda götürmeniz büyük rahatlık sağlayacağı gibi şezlong taşımanızın ya da kiralamanızın mümkün olmadığı yerlerde kolaylıkla omuza asılarak bu ihtiyacınızı da görecektir. Bir tavsiye; kamp sandalyesi seçerken ucuzuna kaçmamaya çalışın. Büyük marketlerde 30-40 liraya satılanlar oldukça dandik olup çok çabuk kırılabiliyorlar. Hele ki kilolu biriyseniz iyi bir sandalye seçmekte fayda var. Decathlon bu konuda fiyat performans olarak iyi ürünler üretiyor. Daha üst kalite markalarda ise fiyatlar epeyce yukarılara çıkmakta. Katlanır tabureleri ocağın başında yemek yapmak gibi kısa süreli kullanımların dışında önermiyorum. Zira biraz fazla üzerinde kaldığınızda ciddi uyuşma yapıyorlar. Yine deniz kenarında kullanım için portatif şezlonglar satılıyor, isterseniz edinebilir ya da hasır, zemin örtüsü gibi şeylerle bu ihtiyacı çözebilirsiniz. Bunların yanı sıra götüreceğiniz bir masa da önemli rahatlık sağlayacak başka bir ürün. Yemek yapmak, yemek, bardaklarınızı koymak ya da bir şeyler hazırlamak istediğinizde çok işinize yarayacaktır. Katlanıp az yer kaplayabilen güzel bir masa kamp hayatınızı kolaylaştırır. Kullanım yüzeyi kumaştan mamul masaları ise pek tavsiye etmiyorum. Anca üzerine koyacağınız bardağı falan düzgün taşıyorlar. Masanın yüzeyinin sert bir malzemeden olmasına dikkat edin. Ayrıca bu işi devamlı yaparım diyorsanız masa konusunda da çok ucuza kaçmayın.  Hatta bazı malzemelere sahipseniz ve elinizden biraz iş geliyorsa Youtube’de çok sayıda katlanır kamp masası yapma videosu mevcut.

Aydınlatma mevzusunu da bu başlık altında konuşulabilir. Özellikle doğada arazide yapılan kamplarda önemli bir ihtiyaç aydınlatma. Ücretli kamping alanlarını tercih ettiyseniz zaten işletme büyük olasılıkla asgari bir aydınlatma sağlıyordur. Bir çadır içi fener bir de kafa lambasıyla bu işi çözersiniz. Ancak doğada tatil kampı yapmayı seçtiyseniz, aydınlatma işine biraz daha dikkat etmek gerekiyor. Yüzlerce hatta binlerce çeşidi olan fener, ışıldak vs türevleri arasından şunu alın demeyeceğim. Ama genel bir öneri çerçevesi çizebilirim. Eğer doğa sporları konusunda gelecek planlarınız yoksa, çok pahalı bir kafa lambası almayın. Petzl, Black Diamond gibi markaların üst düzey ürünleri gerçekten inanılmaz pahalı oluyor. 10 liralık dandik Çin mallarından da almayın ikinci gün bozulabilirler. Çok da kalitesiz olmayan bir kafa feneri edindiniz, yanı sıra masayı çadırı belki de etrafı aydınlatabileceğiniz türden kamp fenerleri almanızda da büyük fayda var. Bunların şarj edilebilir olanlarından tercih edebilirsiniz. Yanınızda yeterli miktarda powerbank olmak şartıyla.

Kamptaki duş ve tuvalet ihtiyacınızı da bu başlıkta inceleyelim. Tuvalet için doğanın size sunduğu sonsuz alternatiflerden faydalanabilirsiniz. Ya da biraz daha konfor ve mahremiyet olsun derseniz portatif kamp tuvaletleri ve bunun etrafını kapatacak şekilde üretilmiş tuvalet  çadırları  mevcut. Duş konusunu da aşağıdaki görselde olduğu gibi bir kamp duşu ve yine mahremiyet konusunda hassassanız, az önce bahsettiğim tuvalet çadırına benzer bir duş çadırıyla bu işi çözebilirsiniz.

Yaz kampına yönelik öneriler

Genel anlamda ihtiyaçları ve bunlara ilişkin çözümleri ayrıntılı bir şeklide anlattıktan sonra her biri tecrübeyle sabit bazı önerilerim olacak. Bunların çoğu belki zaten sizin de aklınıza gelecek şeylerdir, ama ben yine söylemiş olayım.

  • İster doğada ister kamping alanında tatil yapıyor olun, sinek ve haşere kovucu sprey ya da losyonu aman ha unutmayın. Perişan olursunuz.
  • Şarjlı ve elektronik cihazlarınız için, özellikle doğada kamp yapmayı seçtiyseniz, yeterli miktarda pil ve powerbank aldığınızdan emin olun.
  • Bulaşık süngeri, deterjanı, sabun, kağıt havlu ve tuvalet kağıdı gibi elzem malzemeler bazen akıldan çıkabiliyor, aman dikkat.
  • Mat, uyku tulumu gibi malzemeler sentetik materyallerden üretildiği için sıcak havalarda rahatsız edici olabilirler. Özellikle mat ya da şişme yatağın üzerine sermek için pamuklu bir çarşaf konfor sağlayacaktır.
  • Doğada ateş yakılmasını, eğer çok mecbur durumda kalınmadıysa, hiç önermiyorum. Özellikle Akdeniz, Ege gibi yazın orman yangınlarının bir izmarite baktığı coğrafyalarda ateşten bence uzak durun. Yok arkadaş kampa gelmişiz ateş yakmadan olur mu derseniz de kamp şöminesi diye satılan ve en azından doğal zemine zarar vermeyen zımbırtılardan edinmeye çalışın. İlla yerde ateş yakacaksanız da çok ama çok dikkatli olun, tamamen söndüğünden emin olmadan asla uyumayın.
  • Çadırınızın varsa tülünü, yoksa kapısını devamlı ve mutlaka kapalı tutun. Açık bıraktığınız kapıdan davetsiz şekilde girecek arı, sivrisinek hatta akrep gecenizi ve dahası tatilinizi mahvedebilir.
  • Özellikle doğada yapılan keyif kamplarında sürekli çöp üretiyor olacaksınız, yanınıza bir rulo çöp torbası almayı ihmal etmeyin. Ve özellikle gıda artığı olan çöplerinizi ve gıdalarınızı çadırların hemen yakınına bırakıp hayvanlara davetiye çıkarmayın.
  • Ücretli kamping alanı tercih ettiyseniz kampçı profiline dikkat edin. Yaş ortalaması, eğlence durumu vs sizinkine yakın olursa sorun yaşama olasılığınız düşer.
  • Sıcakta çabucak bozulacak gıdalardan uzak durun ya da hemen yapıp tüketin.
  • İçinde temel malzemelerin bulunduğu küçük bir ilkyardım çantası edinin ya da kendiniz oluşturun, bir kenarda dursun.
  • Kampa gitmeden hatta yola çıkmadan detaylı bir malzeme ihtiyaç listesi yaparsanız önemli bir şeyleri unutma ihtimaliniz düşer.
  • Kamping alanında tatil yapmayı seçtiyseniz, fiyatları ve kuralları iyice netleştirmeden orada kalmaya başlamayın, sonradan asabınız bozulmasın.
  • Doğada kamp yapmayı düşünüyorsanız, kamp kuracağınız yere en yakın, acil durularda tıbbi destek alabileceğiniz kurumu önceden belirlemekte fayda var.

Artık bitireyim. Elimden geldiği kadar, tecrübelerime dayanarak aklıma gelenleri paylaşmaya çalıştım. Pek tabi eksik kalmış şeyler, yanlış olduğunu düşündüğünüz noktalar olabilir. Eklemek istediklerinizi aşağıdaki yorumlar kısmında paylaşarak, yazının geliştirilmesinde katkıda bulunabilirsiniz. İyi tatiller ve kamplar…


İlginizi Çekebilecek Yazılar:

“Yaz Kampı Rehberi: Çadır Kamp Alanı ve Malzeme Seçimi” üzerine bir yorum

Yorum yapın