Gözün ön yüzeyi, UV ışınlarına karşı deriden daha hassastır ve kar veya benzeri açık renkli, yansıtıcı bir yüzeyde ilerlerken, doğru şekilde korunmayan gözler zarar görebilir.
Derideki güneş yanıklarında olduğu gibi, yanmadan birkaç saat sonrasına kadar, gözün ön yüzeyindeki yanık belirgin değildir. Kar körlüğü genellikle zamanla geçer, ancak bazı vakalarda retinada kalıcı hasarlar rapor edilmiştir. Art arda kar körlüğüne uğramak, zaman içinde gözde katarakt oluşmasına neden olabilir.
Kar körlüğü, belirgin fiziki işaretlerden önce yaralının belirtilerinden anlaşılabilir. Dışarıdan bakanlar, ancak kanlanmış ve gözyaşı salgılayan gözler görecektir. Yaralı, ilk aşamada rahatsız veya kuru hisseden gözlerden (göze kum kaçmış gibi hissetmek) şikayet edecektir. Bazı yaralılar gözlerine yabancı cisim kaçmış olduğunu iddia edeceklerdir. Şiddetli belirtilerde “gözlerinin içinin kum tanecikleriyle dolu olması hissi” ve gözleri oynatıp, açıp kapama zorluğu çekme dahildir.
Kar Körlüğünde İlk Yardım
Kar körlüğünde ilk yardımın amacı tedaviden çok, daha ileri safhalarda yaralanmayı önleme ve acıyı azaltmaktır. Belirtiler hafifse, gözlerin güneşe maruz kalmasının önüne geçin. Koyu renk kayak gözlükleri veya yan kalkanları olan güneş gözlükleri faydalıdır. Gözleri ovalamak zararı arttıracağından, yapılmamalıdır. Serin, ıslak kompres yapılarak acı azaltılabilir.
Kar Körlüğünün Tedavisi
Belirtiler şiddetliyse, kontakt lensler varsa çıkartılır, gözler en az 12 saatliğine sıkıca örtülerek kapatılır ve yaralının dinlenmesi sağlanır. Acı geçmezse, gözler bir 12 saat daha kapalı bırakılır. Aspirin veya ibuprofen de yararlıdır.
Kar Körlüğünün Önlenmesi
Ne yazık ki gözleri UV ışınlarına karşı güneş kremi gibi koruyan medikal bir çözüm yoktur. Gözlerinizi korumak için en çok UV-A ve UV-B ışınlarını süzen (dağcılık için %90 tercih edilmelidir) ve yan kalkanları olan güneş gözlüklerini tercih etmelisiniz. Ayrıca, UV-A ve UV-B ışınlarını süzebilecek türden, katlanabilir acil durum gözlükleri de her zaman yanınızda taşınmalıdır.