Btwin 500 Bisiklet Heybesi İncelemesi

Öncelikle, basit bir malzeme gibi görünse de, ben bile incelemeye başlamadan önce bir çanta bu kadar çok şey yazabileceğimi tahmin etmiyordum. Ancak “çanta” deyip geçmemek lazım. Çıkacağınız uzun turlarda yanınızda sorunlu malzemeler taşımanız halinde, gerçekten o faaliyetten keyif almak mümkün olmayabiliyor. Çağatay ile birlikte gerçekleştirdiğimiz, deniz seviyesinden başlayıp 2600 metreye kadar bisikletle çıktığımız Batı Toroslar faaliyetinde, Çağatay'ın malzeme konusunda yaşadığı sıkıntılara birebir şahit olduktan sonra, incelemeyi biraz daha derinlemesine ele almakta yarar gördüm.

Teknik özellikler

Teknik özellikleriyle başlayalım. Portbagaj demirine takılarak kullanılan bu heybe, her biri 20 lt olmak üzere, toplamda 40 litre kapasite sunuyor. Bu kapasite meselesinin önemine ilerleyen satırlarda değineceğim. Malzeme olarak yeterli kalınlıkta ve sağlamlık hissi uyandıran polyester bir kumaş kullanılmış. Üretici her bir heybe için 7 kilogram taşıma kapasitesi vermiş. Kat be kat pahalı muadillerinin de 8-9 kilogram arası maksimum taşıma kapasiteleri olduğunu belirteyim. Çantalar IPX4 standartında su geçirmezliğe sahipler. IPX4, suya batırıp bekletmeyi değil, her yönden gelen su sıçramalarına (ve elbette yağmura) karşı korumayı işaret ediyor. Heybenin dikiş yerleri içeriden ısıl işlemle bantlanmış. Bu özellik kumaşın üstüne püskürtülmüş poliüretan kaplamayla birleştiğinde, heybenin su geçirmezlik anlamında yüksek bir standartta olduğunu söylemek mümkün.  Çantaların ağırlığı ise 570 gram/adet ki bence oldukça iyi bir değer yakalanmış. Zira 1100 gram çift ağırlığı toplam 40 lt hacim için oldukça hafif denilebilir.

Kapasite konusunu biraz daha açarak teknik özellik faslını bitireyim. Btwin 500 heybe gerçekten 20 lt/adet kapasite sunuyor arkadaşlar. Yaklaşık 60*35*12 cm ölçüleri var. Bunları çarpıp 1000’e bölünce 25 litre yapıyor. Tabi üst kısmı yaklaşık 7-8 cm kıvırarak kapatma sağladığınız için, ürünün ağzı kapalıyken sunduğu net hacim 20 lt olmuş oluyor.

“Yahu ürün zaten 20 lt olarak satılıyor, sen bize ne anlatıyorsun?” diyorsanız işin aslının öyle olmadığını, bazı üreticilerin ürün hacmi konusunda verdikleri bilgilerin gerçek kapasite ile örtüşmediğini bizzat tecrübe ettiğim için bu satırları da ekleme ihtiyacı hissettim. Yukarıda bahsettiğim tura birlikte çıktığımız değerli dostum Çağatay’ın 40 lt kapasiteli diye satın aldığı Sem Çanta’nın Baykuş model heybesi aslında 27 lt çıkınca, eşya sığdırma konusunda yaşadığı sıkıntılara ve ürettiği çözüme şahsen şahit oldum. Yerli üretici Sem Çanta'nın hayal kırıklığı yaratan Baykuş model heybesinin incelemesi çok yakında burada!

Bağlantı sistemi

Btwin 500 bisiklet heybesi port bagaj demirinize üst kısımda bulunan iki kanca ile takılıyor. Bu iki kancanın ortasında ise heybenin çukur tümsek gibi bozuk zeminlerden geçerken zıplayarak bağlantı yerlerinden kurtulmaması için basit bir kilit mekanizması mevcut. Son olarak çantanın alt kısmını sabitlemek için de cırt bant kullanılmış. Pahalı muadillerinde (Ortlieb, Vaude gibi) ve yine B’twin’in henüz Türkiye’de satılmayan 900 modelinde ise bu cırt bant yerine alt sabitleme için de plastik ve ayarlanabilir bir klips mevcut olduğunu belirteyim.

Ayrıca heybenin bagaja bakan kısmı içten sert plastik malzemeyle desteklenmiş. Bu da hem kancaların heybeye bağlatışının daha uzun ömürlü olmasını, hem de yüklü heybenin bagajda daha stabil ve düzgün durmasını sağlıyor. Öte yandan bu bağlantı sisteminin Decathlon’da yedek parça olarak bulunduğunu, zaman içinde yıpranması ve/veya arızalanması durumunda değiştirebileceğinizi de söylemek isterim. Aliexpress'ten satın aldığınız veya Türkiye'de arkasında sağlam bir distibütör bulunmayan markaların, yedek parça konusunda ihtiyaçlarınıza cevap veremeyebileceğini hesaba katarak alışverişinizi yapın.

Bağlantı sisteminde bana göre güzel bir ayrıntı düşünülmüş. Port bagaj demirine takılan kancaların üzerine birer vida koymuşlar. Eğer heybeyi bagajınıza taktıktan sonra bu vidaları sıkıştırırsanız, kancalar bagaj demirine tamamen sabitleniyor. Yani vidalar sıkılıyken heybenin bagajdan çıkması (mekanizmanın tamamen kırılması durumu haricinde) imkansız hale geliyor. Tabi bu şeklide kullanırsanız heybeyi bagajdan ayırmak istediğinizde vidaları gevşetmek zorundasınız, bu da biraz uğraştırıcı olabilir. Vidalar sıkılı değilken heybeyi bagajdan ayırmak oldukça kolay, taşıma sapından tutup yukarı çekmeniz yeterli (iki kanca arasındaki basit kilidi 2sn de açtıkktan sonra tabi). Ben bu vidaları sıkarak kullanmamama rağmen, stabilite konusunda bir sıkıntı yaşamadığımı söyleyebilirim.

Bağlantı sistemi konusundaki belki de tek olumsuzluk bagaj demirine takılan ve bağlantının temelini oluşturan iki kanca arasındaki mesafenin ayarlanabilir olmayışı. Yaklaşık 10,5 cm olan bu mesafenin, satın almadan önce kendi port bagaj demirinize uygun olup olmadığını ölçmenizi öneririm. Ben kendi bagaj demirimde sorunsuz kullandım. Bir de belki alt kısmı sabitlemeye yarayan cırt bant yerine yukarıda bahsettiğim sert plastik mekanizma olabilirdi, ancak eksikliğini hissettim desem yalan olur.

 

Kullanım deneyimi

Oldukça pratik bir kullanımı olan heybenin herhangi bir kapağı bulunmuyor. Bunun yerine Ortlieb, Vaude gibi ciddi üreticilerin de tercih ettiği, drybag denilen su geçirmez çantalardan tanıdığımız, üst tarafı 2-3 sefer katlayıp yandaki klipsleri (toka da diyebiliriz) birleştirmek suretiyle heybenin ağzı kapatılıyor. Bu sayede ağırlıktan tasarruf sağlandığı gibi, kuru havalarda 3 yerine 1 tur katlayarak kapasiteyi az da olsa arttırma imkanı sunuyor. Bu iki toka, bu üründe yalnızca yukarıda birbiri ile bağlanıyor. Bazı modellerde ise yukarıdan bağlantının yanı sıra yanlara da klips koyuyorlar (aynı markanın 900 modelinde olduğu gibi) ki biraz daha derli toplu bir görüntü sunuyor.

Bagaj demirine takıp çıkartması yukarıda da anlattığım gibi oldukça pratik ve kolay.

Görüntü olarak bisikletin üzerinde ve çıkardığınızda şık ve güzel duruyor. TIR brandasından dikilmiş kimi heybeler gibi kalitesizlik algısı oluşturmuyor. Kullanılan kumaşın dayanıklılığını ise zaman gösterecek. Şimdiden bir şey söylemek zor olsa da, hemen deforme olup delinecek, yırtılacak gibi durmadığını belirteyim.

Btwin 500 heybe tek bir ana gözden ibaret. Yani çantanın içinde ayrı bir göz, bölme, vs. bulunmuyor. Dolayısıyla içine koyduğunuz tüm malzemeler aynı yerde. Ufak bir şey arıyorsanız ve heybenin alt kısımlarındaysa, ulaşması bazen zor olabiliyor. Sık ihtiyaç duyacağınız malzemeleri heybenin üst kısmına koyarsanız, bu bir sorun olmaktan çıkıyor. Benzer modellerin de temelde aynı şekilde olduğu söyleyebilirim. Ufak bir dış cep ya da iç bölüme küçük bir fermuarlı bölme yapılsaymış, bazı ufak tefek eşyalara ulaşmak daha kolay olabilirmiş.

Ürünün kendi kumaşı üzerinde yeterince reflektif bölüm olmadığını söylemem gerekir. Karanlıkta fark edilmek için önemli olan reflektörler yerine, heybenin hem ön hem arka tarafına minik ve fark edilmenizi sağlayacak aydınlatmalar takabilmek için uygun bağlantı noktaları konulmuş. Bu aslında bir anlamda karanlıkta fark edilme sorunun ortadan kaldırıyor.

Avrupa pazarında 4 farklı renk seçeneği (kırmızı, siyah, sarı ve mavi) ile satılan Btwin 500 heybenin Türkiye’de maalesef yalnızca siyah rengi satılıyor. Ülkemizde Decathlon’un ürünü Avrupa fiyatından daha ucuza sattığını da belirteyim. Belki önümüzdeki zamanda diğer renk seçenekleri ve 540, 900 gibi daha üst serileri de Türkiye’ye getirirler, ki çok da güzel olur.

Alternatifler neler?

Aslında bu heybenin sayamayacağım kadar çok alternatifi var. Özellikle Avrupa pazarında o kadar fazla çeşit mevcut ki… Türkiye’ye baktığımızda Btwin 500 heybenin yerli alternatifleri Tolerance, Anunnaki, Sem Çanta ve Procycle olarak karşımıza çıkıyor. Bunun yanı sıra en tanınmış Avrupalı üreticilerden Ortlieb’in Back Roller serisi ve Vaude’nin Aqua Back serisi bu çantanın rakipleri olabilir. Ancak Btwin 500'ün yukarıda saydığım yerli ve yabancı tüm markaların alternatiflerinden daha ucuz olduğunu söylemem gerekiyor. Buna Decathlon’un satış sonrası desteği, garanti konusundaki memnuniyet odaklı yaklaşımı da eklenince, alternatifleri değerlendirmem için bir sebep kalmadı.

Sonuç

Btwin 500 bisiklet heybesini gerçekten bisikletle gidilmeyecek bir turda kullandım. Yol (yol yerine zemin desem daha uygun sanki) o kadar bozuktu ki, bazen inişlerde dahi bisikleti elle taşımak zorunda kaldığımız oldu. Hatta rotanın birkaç yerinde hiç yol yoktu. Yani son derece yüksek sarsıntılı bu rotada ağzına kadar dolu iki heybe ile hiçbir sıkıntı yaşamadan turu bitirebildim. Bu anlamda da üründen memnun kaldım.

2020 Kasım’ı itibarı ile tanesi 180 lira olan heybelerin çifti 360 liraya geliyor. Maliyet konusu Btwin 500'ün en önemli üstünlüğü. Vaude, Ortlieb gibi dünyaca ünlü rakiplerinin neredeyse 3’te 1 fiyatına satılan Btwin heybelerin yukarıda saydığım küçük ayrıntılar haricinde bir olumsuzluğunu görmedim. Bu anlamda tam bir fiyat performans ürünü olduğunu rahatça söyleyebilirim. Ben bu fiyat bandında bundan daha başarılı bir ürün görmedim.

Eğer bisikletle 2 günden daha uzun süreli, kamplı turlar planlarınız arasındaysa ve bütçeniz yukarıda saydığım ya da saymadığım tanınmış üreticilerin heybe modellerine yetmiyorsa, kesinlikle değerlendirmeniz gereken bir alternatif olduğunu düşünüyorum. Hatta bütçeniz pahalı muadillere yetiyorsa bile, Btwin 500’ü değerlendirip kalan bütçenizi farklı ihtiyaçlarınıza kaydırabilirsiniz.