Kirlilik, yapılaşma ve trafik çilesinin büyük kentleri yaşanmaz bir hale getirmesi sonucunda, modern hayatın kırıcı etkilerini azaltmak için her gün bir çok insan çareyi doğaya kaçmakta buluyor. Doğaya ilgi duyan insan sayısındaki artışla birlikte, bu insanların deneyim ve eğitimsizliğinden kaynaklanan kazalar ve kaybolma vakaları da arttı. Doğada kaybolma durumlarında ilk anlar yaşamsal açıdan çok kritik olduğu için, gerek kazazedenin gerek yardıma gidenlerin doğru şekilde davranması üzücü sonuçları önler. Eksik ve hatalı davranışların ilave problemlerle birlikte ölümcül sonuçlara neden olacağını unutmamak gerek. Bu yüzden, doğada karşılaşabileceğiniz her türlü acil durumda, hayatta kalmak ve yaşantınızı sürdürebilmek için gerekli temel eğitim ve beceriye sahip olmanız gerekiyor.
Geçtiğimiz yıl Uludağ'da yaşanan acı bir olaya değinmek istiyorum. Hatırlanacağı gibi, iki arkadaş Uludağ zirvesine doğru yürüyüş yapmış, hava şartlarının aniden değişmesi neticesinde kaybolmuşlardı. Günler süren arama faaliyetlerinin ardından, ne yazık ki doğa sever iki gencin hayatını kaybettiği anlaşıldı. Orman hattının başlangıcında basit bir barınak yapıp kurtarılmayı beklemek yerine, paniğe kapılıp alçalmayı denediler. Islandıkları için hızla hipotermi geçiren iki genç, bugün maalesef aramızda değil. Örnekler daha da çoğaltılabilir, ancak eski acıları tekrar gün yüzüne çıkarmanın gereği yok. Kazazedeler çok temel bazı hayatta kalma bilgilerine ve arama kurtarma ekiplerinin nasıl hareket edeceği konusunda fikir sahibi olmuş olsalardı, bir çoğu bugün aramızda olacaktı.
Şehir yaşamından doğanın kucağına kaçarken, doğada yaşamanın zorunlu kuralları olduğunu aklınızdan çıkarmamalısınız. Öncelikle, doğada yaşam konusunda temel bir eğitime, yapılacak spora ve mevsim şartlarına uygun ekipmana ve ilk yardım bilgisine sahip olmalısınız. Yanınızda bu konunun uzmanı biri bile olsa, bir başkasına güvenip bilgi edinmeyi ertelemeyin. Unutmayın, kazazede o olabilir, ona yardım etmek zorunda kalabilir, hatta daha kötüsü yalnız başınıza zor bir duruma düşebilirsiniz.
Hayatta kalma bilgisinin, yalnızca doğaya gidenler için değil; uçakla, gemiyle seyahat edenler, ıssız yerlerden geçmek zorunda olanlar ya da kötü hava koşullarına yakalanan araç sürücüleri ve yolcular için de geçerli olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Kural 1: İz bırakın
Sizi bulmak için arayanların göreceği şekilde, açıklık bir alana, değişik malzemeler kullanarak iz bırakın. Ağaç dallarından veya büyük kar topaklarından yazılmış bir S.O.S (save our souls / save our ship) işareti ya da parlak renkli, havadan ve açıklıkta fark edilebilecek bir malzeme yaşamınızı kurtarabilir.
Cep telefonu, telsiz gibi haberleşme araçları, hayatta kalma ve arama kurtarma çalışmalarının başarısını yüzde yüz arttırır.
Kural 2: Bir barınak inşa edin
Sığınacak bir yeriniz varsa ve yaşamınızı tehdit eden bir durum yoksa, olduğunuz yerde kalın. Yoksa, sizi kışın soğuk ve yağışlı havadan, yazın ise güneşin olumsuz etkilerinden koruyacak bir barınak inşa edin.
Aşağıdaki videoda çok basit 5 farklı barınak inşa ediyorlar. 17 dakikalık bu videoyu izleyin. Belki bu bilgilere bir gün ihtiyaç duyabilirsiniz.
Soğuk havalarda, şayet ıslanma riskiniz bulunmuyorsa, kendinizi ilk önce zeminden yalıtın. Yani barınak inşasına zeminden başlayın. Gece boyunca en çok ısı kaybını zeminden yaşayacaksınız. Zeminden sonra, vakit kalırsa, çatıyı inşa edin ve en sonunda çevrenizi yalıtmaya başlayın. Bir üstteki kural halen geçerli. Barınağınızın çevresine dikkat çekici izler bırakın.
Kural 3: Mümkünse ateş yakın
Ateş yakmanın bir sürü yolu olmasına karşın, doğaya giden herkesin yanına benzinli bir çakmak veya ıslanmaz kibritler, kesmeşeker büyüklüğünde yanıcı tabletler (küp çıra) alması gerekir. Yaktığınız ateş hem kolay bulunmanızı kolaylaştırır hem üşümenizi engeller hem de vahşi hayvanları bir ölçüde uzak tutar. Ateşi, üzerinde kar olan dallara yakın yakmayın, eriyip ateşin sönmesine neden olacaktır. Ateşin yağmurda söneceğini de göz önünde bulundurarak uygun bir yer seçin. Acele etmeyin. Bolca yanıcı malzeme toplayıp ateş çatısını uygun bir şekilde kurun ve ateşi, hava alacak şekilde yakın.
Yanan ateşin üzerine atacağınız ıslak dallar, çok fazla duman oluşmasına neden olacak, bu durum gündüz bulunmanızı kolaylaştıracaktır.
Kural 4: Asla paniğe kapılmayın
En olumsuz koşullarda bile serinkanlılığını muhafaza edenler hem kendilerinin hem de başkalarının hayatını kurtarabilirler. Yaralı olabilir, üşüyebilir, aç ve susuz kalabilir, sürekli mücadele etmekten yorulabilirsiniz. Yalnızlıktan moraliniz çökebilir ve bunların sonucunda korku, ölüm korkusu ve umutsuzluk tüm bedeninizi kaplayabilir. Sevdiklerinizi düşünün, paniğe kapılmayın.
Kural 5: Kaybolduğunuzu anladığınız anda durun
Belki de bu kuralı en başa yazmak gerekirdi. Kaybolduğunuzu anladığınızda, bilmediğiniz bir istikamete ilerlemeniz, yüksek bir yerdeyseniz tanımadığınız bir coğrafyada alçalmanız ölümcül sonuçlar doğurabilir. Arama kurtarma ekipleri, sizin kaybolmadan önce bulunduğunuz noktayı aşağı yukarı tahmin edebilecek kadar deneyimlidir. Bu yüzden bulunmanız muhtemel bütün alanlar tek tek kontrol edilecektir. Bulunmanız muhtemel alanlardan uzaklaşarak arama kurtarma ekiplerinin işlerini son derece zorlaştırdığınızı, enerjinizi boş yere tükettiğinizi, bilmediğiniz yerlerde kaza geçirebileceğinizi unutmayın. Kaybolduğunuzu anladığınız anda olduğunuz yerde kalın, çevrenize sizi bulabilmeleri için çeşitli işaretler bırakın, bir barınak inşa edip kurtarılmayı bekleyin.